“I get/ I got” ile Söyleyebileceğimiz İfadeler!
Kurs Hakkında
Örneklerin çılgın çokluğu açıklamaya yetmedi ama buyrun olanına 🙂⤵
📝 I get & I got kullanımları:
📌Ulaşmak:
– I get to work at 9 AM
: Sabah 9’da işe varırım
– I got home late
: Eve geç geldim
– I got to the meeting on time
: Toplantıya zamanında vardım
📌Anlamak
– I got it: Anladım
– I get it : Anlıyorum
– I got what you mean
: Ne demek istediğini anladım
– I got the point
: Meseleyi anladım
📌Almak: Bir şeyin sana verilmesi veya elde etmek
– I got the job
: İşi aldım
– I get good grades in school
: Okulda iyi notlar alırım
– I got a gift
: Bir hediye aldım
📌Alışkanlık
– I get a coffee every morning
: Her sabah bir kahve alırım
– I get up early
: Erken kalkarım
– I get a new book every week
: Her hafta yeni bir kitap alırım
📌Bir şeyin sana ulaşması (Receive)
– I got an email
: Bir e-posta aldım
– I got your message
: Mesajını aldım
– I got a call
: Bir telefon aldım (aranmış olmak)
📌 Bir şeyi başarmak veya bir sonuca ulaşmak
– I got it working
: Çalıştırdım
– I got the project finished
: Projeyi bitirdim
– I got the kids ready for school
: Çocukları okula hazırladım
📌Oldu
– I got a house
: Bir evim oldu (Bir ev aldım)
– I got a car
: Bir arabam oldu (Bir araba aldım)
– I got the chance to meet him last night
: Dün gece onunla tanışma fırsatım oldu
📌İstemeden, yanlışlıkla meydana gelen bir durum
– I got shampoo in my eye
: Gözüme şampuan kaçtı
– I got sand in my shoes
: Ayakkabılarımın içine kum kaçtı
– I got water on my phone
: Telefonuma su kaçtı
📌Sıfatlarla Birlikte:
– I got sick
: Hastalandım
– I got lost/ scared
: Kayboldum/ Korktum
– I get cold easily
: Kolayca üşürüm
– I get tired after work
: İşten sonra yorulurum
– I got lost in the city
: Şehirde kayboldum
📌Karma
– I got the news yesterday
: Haberi dün öğrendim
– I got the ball
: Topu yakaladım
– Can you get me a glass of water?
: Bana bir bardak su getirebilir misin?
– I’m so lucky I got you
: Sana sahip olduğum için çok şanslıyım
– I got time to help
: Yardım etmek için zamanım var
– I got something for you
: Senin için bir şeyim var
– I got your back
: Arkandayım (Seni destekliyorum)
#arkaplaningilizce