for
Kurs Hakkında
📌Eylemin Amacını Gösteren For:
– I will go for a walk
: Yürüyüşe gideceğim
✍️ ‘go for a …’ yapısıyla örnekler türetebilirsiniz
¬ go for a swim: Yüzmeye
¬ go for a picnic: Pikniğe
¬ go for a drive: Sürüşe çıkmak
📌Değer, Bedel Belirten For:
– I bought this shirt for ₺2000
: Bu gömleği 2000 liraya aldım
– She sold her car for a good price
: Arabayı iyi bir fiyata sattı
📌Eylemin Süresini Gösteren For:
¬ 5 yıldır: for five years
¬ 2 haftalığına: for two weeks
¬ Bir süreliğine: for a while
¬ Uzun süre: for a long time
– I’ve studied for two hour
: 2 saat çalıştım
– She was gone for six hours
: 6 saat boyunca yoktu
👉Zaman dilimi olarak:
¬ for dinner/ lunch
¬ for the afternoon
– I’m free for the afternoon
– Öğleden sonra boşum
📌Yön Belirten For:
– The train for Adapazarı leaves at 6 PM
: Adapazar treni saat 18:00’da kalkıyor
– They left for Paris
: Paris’e gittiler
– They set off for the mountains
: Dağlara doğru yola çıktılar
📌Birinin Lehine veya Adına Kullanılan For:
– I voted for him
: Ona oy verdim
– I’m speaking for the entire team
: Tüm takım adına konuşuyorum
📌Bir Şeyin Yerine Kullanılan For:
– Substitute olive oil for butter
: Tereyağ yerine zeytin yağı kullan
✍️“Substitute A for B” yapısıyla A, B’nin yerini alır
– You can substitute honey for sugar
: Şeker yerine bal kullanabilirsin
📌Çok Yapılı For:
– Wait for me!
: Beni bekle!
~ Wait for: Bir şey için beklemek
– For what reason?
: Hangi sebeple?
– For the record, I’m innocent
: Bilginiz olsun, ben masumum
– For the time being, we’ll stick to this
: Şu an için buna bağlı kalacağız
– Nobody ask for your opinion
: Kimse senin fikrini sormadı
~ Ask for: Bir şeyin talep edilmesi veya edilmemesi
– She is looking for her keys
: Anahataraırını arıyor
~ Look for: Bir şey için bakınmak
– We are hoping for good weather
: İyi hava umuyoruz
~ Hope for: Bir şey için umut etmek
– They are preparing for the exam
: Sınava hazırlanıyorlar
~ Prepare for: Bir şey için hazırlanmak
– They cheered for their team
: Takımlarını desteklediler
~ Cheer for: Desteklemek
– She wished for happiness
: Mutluluk diledi
~ Wish for: Bir şey dilemek
📌 For Kullanımlı Diğer İfadeler:
‣ Take for a fool: aptal sanmak
– Don’t take me for a fool!
: Beni aptal sanma!
‣ Take for granted: hafife almak
– We take clean water for granted
– Temiz suyu hafife alıyoruz
‣ Take for dead: ölü sanmak
– He was taken for dead after the accident
: Kaza sonrası ölü sanıldı
~
‣ For real: Gerçekten, ciddi anlamda
– Are you for real?
: Gerçekten mi? | Ciddi misin
‣ For sure: Kesinlikle
– I’ll be there for sure
: Kesinlikle orada olacağım
‣ For good: Kalıcı olarak, temelli
– He left for good
: Temelli gitti
‣ For a change: Değişiklik olsun diye
– Let’s eat out for a change
: Değişiklik olsun diye dışarıda yiyelim